
Bologna Gezilecek Yerler; İtalya’nın kuzeyinde yer alan ve tarih boyunca üç farklı lakapla anılan Bologna, hem mimarisi hem mutfağı hem de entelektüel geçmişiyle keşfedilmeyi hak eden çok özel bir şehir. “Kızıl Şehir” (La Rossa) unvanını kırmızı tuğlalı binalarından, “Şişman Şehir” (La Grassa) ismini zengin mutfağından, “Bilge Şehir” (La Dotta) sıfatını ise Avrupa’nın en eski üniversitelerinden birine ev sahipliği yapmasından alıyor. Eğer Bologna’ya ilk kez gidiyorsanız, bu şehirde gezilecek yerleri doğru planlamak oldukça önemli. Çünkü her köşe başında büyüleyici bir Orta Çağ kalıntısı sizi bekliyor olabilir.
- 1. Bologna’ya Gitmeden Önce Bilmeniz Gerekenler ✨
- 1.1. Konaklamada Merkez Lokasyonları Tercih Edin
- 2. 1. Asinelli ve Garisenda Kuleleri – Bologna’nın Simgesi
- 3. 2. Piazza Maggiore – Bologna’nın Kalbi ❤️
- 4. 3. Basilica di San Petronio – Bologna’nın Gurur Kaynağı ⛪
- 5. 4. Porticoes – Bologna’nın Üstü Kapalı Kaldırımları
- 6. 5. Basilica di Santo Stefano – Yedi Kiliseli Gizemli Kompleks ⛪
- 7. 6. Monte della Guardia & Madonna di San Luca Bazilikası – Kemerli Yolun Sonundaki Kutsal Zirve ⛰️
- 8. 7. Fountain of Neptune – Deniz Tanrısının Gözetimindeki Meydan ⛲
- 9. 8. Bologna Arkeoloji Müzesi – Binlerce Yıllık Bir Zaman Yolculuğu
- 10. 9. National Gallery of Bologna – Sanatın Asırlık İzleri
- 11. 10. Biblioteca Salaborsa – Arkeoloji ile Bilginin Buluştuğu Kütüphane
- 12. 11. Cattedrale di San Pietro – Sanatla Bezenmiş Bir Sessizlik Mabedi ⛪
- 13. 12. La Piccola Venezia – Bologna’nın Gizli Venedik Manzarası
- 14. 13. Santa Maria della Vita – Barok Zarafetin ve Heykel Sanatının Buluşma Noktası
- 15. 14. Basilica of San Domenico – Aziz’in Mirası ve Sanatın Işıltısı
- 16. 15. Piazza Santo Stefano – Tarih, Sessizlik ve Estetikle Dolu Bir Meydan
- 17. 16. Quadrilatero Market – Bologna’nın Lezzet ve Zanaat Dolu Kalbi
- 18. 17. Museo Ducati
- 19. 18. Archiginnasio di Bologna – Avrupa’nın En Eski Üniversitesine Açılan Kapı
- 20. 19. Teatro Anatomico – Bilimin ve Sanatın Bir Araya Geldiği Tarihi Amfi
- 21. 20. Palazzo del Podestà – Fısıltılarla Anlatılan Bir Yönetim Mirası
- 22. 21. Mercato delle Erbe – Bologna’nın Renkli Mutfak Pazarı
- 23. 22. Università di Bologna – Avrupa’nın En Eski Üniversitesi
- 24. 23. Torre Prendiparte – Orta Çağ’dan Günümüze Yükselen Nadir Bir Tanık
- 25. 24. Mercato La Piazzola – Bologna’nın Renkli ve Cıvıl Cıvıl Açık Hava Pazarı
- 26. 25. Museo per la Memoria di Ustica – Sessiz Tanıklarla Anlatılan Bir Trajedi ✈️
- 27. Bologna’da Ne Yemeli?
- 27.1. Ragù alla Bolognese (Bolonez Sos)
- 27.2. Tortellini in Brodo
- 27.3. Tortelloni
- 27.4. Tagliatelle al Ragù
- 27.5. Mortadella
- 27.6. Crescentina (ya da Gnocco Fritto)
Bu kapsamlı Bologna gezilecek yerler rehberinde; şehrin tarihi yapılarından gastronomik duraklarına, üniversite çevresindeki kültürel noktalardan konaklama önerilerine kadar ihtiyacınız olan her şeyi bulabilirsiniz. Ayrıca, yazının sonunda sizi Bologna’da seyahatinizi kolaylaştıracak bazı ziyaretçi ipuçları da bekliyor!
Bologna’ya Gitmeden Önce Bilmeniz Gerekenler ✨
Bologna gezilecek yerler listenizi hazırlamadan önce, bu tarihi ve gastronomi dolu şehri daha verimli gezebilmeniz adına bazı pratik bilgilerle donanmanızda fayda var. İşte Bologna’ya seyahatinizden önce mutlaka bilmeniz gereken detaylar:
Konaklamada Merkez Lokasyonları Tercih Edin
Bologna, yürüyerek gezilebilecek kompakt bir şehir. Bu yüzden konaklama seçiminizi şehrin merkezi bölgelerinden yapmak, hem zamandan kazanmanızı sağlar hem de tüm önemli noktalara kolayca ulaşmanıza yardımcı olur. Özellikle trenle seyahat eden gezginler için Tren İstasyonu çevresi, ideal konumuyla öne çıkıyor.
Otel Önerileri:
- ✅ NH Bologna De La Gare (4★): Kendi deneyimime göre hem konforlu hem de merkezi. Tren istasyonuna çok yakın olması, günübirlik seyahatler için büyük avantaj sağlıyor.
- Hotel Cavour (3★): Daha ekonomik ama temiz ve şık bir alternatif arıyorsanız şehir merkezindeki bu otel iyi bir tercih olabilir.
- Grand Hotel Majestic (5★): Lüks konaklama arayanlar için tarihi bir binada hizmet veren, zarif ve yüksek hizmet kalitesine sahip bu otel şehrin en iyilerinden biri.
Ziyaretçi İpucu: Bologna’da erken rezervasyon yapmak önemli. Özellikle fuar zamanlarında oteller hızla dolabiliyor!
Bologna’nın tarihi merkezi oldukça kompakt olduğundan, şehri yürüyerek keşfetmek en ideal seçenek. Ancak bazı yapılar için giriş bileti önceden alınmalı, çünkü günlük ziyaretçi kotası uygulanıyor.
Mutlaka Görülmesi Gereken Yer:
- Asinelli Kulesi: Şehrin sembolü olan bu kuleye çıkmak istiyorsanız, biletinizi mutlaka resmi web sitesinden önceden alın. Ziyaret saatleri sınırlı ve sadece rezervasyonlu ziyaretçilere açık.
Tavsiyem: Şehrin tarihi zenginliğini yerinde dinlemek isterseniz, profesyonel rehberler eşliğinde düzenlenen “Tarihi Şehir Yürüyüş Turu” oldukça keyifli ve bilgilendirici oluyor. Özellikle ilk kez gelenler için fazlasıyla verimli.
Ziyaretçi İpucu: Bologna Pass kartı ile hem birçok müzeye indirimli giriş yapabilir hem de toplu taşıma avantajlarından yararlanabilirsiniz.
Bologna gezilecek yerler bakımından sizi şaşırtacak kadar zengin bir şehir. Orta Çağ’dan kalma mimarisi, lezzet dolu sokakları ve entelektüel atmosferiyle hem tarih hem kültür hem de gastronomi tutkunları için adeta bir açık hava müzesi gibi.
Bu yazıda, Bologna’da mutlaka görmeniz gereken 25 turistik noktayı bir araya getirdim. Listede hem ücretsiz gezilebilen meydanlar ve sokaklar, hem de biletle girilen kuleler, müzeler ve dini yapılar bulunuyor. Kimisi tarih meraklılarını büyülerken, kimisi sanatseverlere ilham veriyor, kimisi ise Bologna mutfağının izini sürmek isteyen gurmelere hitap ediyor. Ancak ortak noktaları şu: Hepsi de hem anı biriktirmek hem de harika fotoğraf kareleri yakalamak isteyen gezginler için fazlasıyla tatmin edici.
Önemli Not: Bologna’daki bazı müze ve tarihi yapıların giriş ücretleri ve ziyaret saatleri dönemsel olarak değişebiliyor. Bu yüzden ziyaret öncesinde gitmek istediğiniz yerlerin resmi web sitelerini kontrol etmeniz seyahatinizin daha sorunsuz geçmesini sağlar.
Ziyaretçi İpucu: Özellikle Asinelli Kulesi, San Petronio Bazilikası gibi popüler noktalarda yoğunluk yaşanabiliyor. Bu nedenle, erken saatlerde gezmeye başlamak ya da önceden online bilet almak, zaman kazandırır ve kalabalıktan kaçınmanızı sağlar.
Hazırsanız, Bologna’nın tarih, lezzet ve sanatla yoğrulmuş atmosferine birlikte adım atalım…
1. Asinelli ve Garisenda Kuleleri – Bologna’nın Simgesi

Asinelli ve Garisenda Kuleleri
Bologna gezilecek yerler listenizin başında mutlaka Asinelli ve Garisenda Kuleleri yer almalı. Şehrin göğe yükselen bu ikonik yapıları, sizi doğrudan Orta Çağ atmosferine götürür. 1100’lü yıllarda Asinelli Ailesi tarafından inşa edilen bu kuleler, o dönemde Bologna’nın gövde gösterisi niteliğindeydi. Rivayete göre şehirde bir zamanlar bu türden yaklaşık 180 kule bulunuyordu; ne var ki günümüze ulaşanlar oldukça sınırlı.
Asinelli Kulesi, 97,2 metrelik boyuyla hem Bologna’nın en yüksek yapısı hem de dünyanın en uzun eğik Orta Çağ kulesi olma unvanını taşıyor. Yanındaki daha kısa olan Garisenda Kulesi (yaklaşık 47 metre), eğikliği çok daha belirgin şekilde görülebileceği için mimari açıdan da oldukça ilgi çekici.
Zirveye çıkmak istiyorsanız bilin ki bu deneyim gerçekten etkileyici. Ancak şunu da hatırlatalım: Asinelli Kulesi’ne çıkmak için 498 basamaklı dar bir merdiveni tırmanmanız gerekiyor. Asansör bulunmuyor; bu yüzden konforlu bir ayakkabı ve sağlam bir nefes şart.
- Konum: Piazza di Porta Ravegnana, Şehir Merkezi
- Giriş Ücreti: Asinelli Kulesi için ortalama 5–10 € (rezervasyon şarttır)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Sabah 10.00 – Akşam 18.00 (saat aralıkları sezona göre değişebilir)
Ziyaretçi İpucu: Teras noktasına ulaştığınızda Bologna’nın kırmızı tuğlalı çatılarıyla çevrelenmiş nefes kesici manzarasını seyredeceksiniz. Gün batımı saatlerine yakın çıkarsanız fotoğraflarınızın altına filtre eklemenize bile gerek kalmaz! Ancak kuleye sadece saatli biletle giriş yapılıyor, bu nedenle biletinizi en az birkaç gün öncesinden çevrim içi olarak almayı ihmal etmeyin.
2. Piazza Maggiore – Bologna’nın Kalbi ❤️

Piazza Maggiore
Bologna gezilecek yerler listenizde mutlaka yer alması gereken bir diğer durak da Piazza Maggiore. Şehrin tam kalbinde yer alan bu tarihi meydan, Bologna’nın sosyal ve kültürel yaşamının asırlardır nabzını tutuyor. Nereden yürürseniz yürüyün, yollar sizi bir şekilde buraya çıkarır — adeta bir mıknatıs gibi.
⛪ 13. yüzyıldan bu yana şehrin merkezi olan bu alan, çevresini saran tarihi yapılarla gerçek bir açık hava tarih dersi sunar. Özellikle az sonra ayrı maddelerde değineceğimiz San Petronio Bazilikası, Palazzo Comunale ve Palazzo del Podestà bu meydanı çevreleyen başlıca mimari güzellikler arasında yer alıyor.
Yaz aylarında Piazza Maggiore çok daha canlı bir atmosfere bürünüyor. Özellikle 18 Haziran – 15 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşen açık hava film gösterimleri, hem yerel halk hem turistler için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Dev bir perdede klasik İtalyan filmlerini tarihi binaların arasında izlemek bambaşka bir his veriyor.
️Konaklama Tavsiyesi: Meydanın hemen yakınında konumlanan ve 1375’ten beri misafir ağırlayan Phi Hotel Bologna, tarihi atmosferi modern konforla birleştiren en iyi butik otel seçeneklerinden biri. Şehrin en merkezi konumlarından birinde kalmak isteyenler için ideal.
- Konum: Piazza Maggiore, Şehir Merkezi
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Meydan her saat açık; çevredeki yapılar için saat bilgisi değişken
Ziyaretçi İpucu: Günün farklı saatlerinde meydana uğrayarak atmosferin nasıl değiştiğini gözlemleyin. Sabahları sakin, akşamüstü kalabalık, geceleri ise büyüleyici ışıklar altında bambaşka bir ruh hâline bürünür. Özellikle akşam saatlerinde sokak müzisyenleri ve sokak sanatçıları, deneyiminize canlılık katacaktır.
3. Basilica di San Petronio – Bologna’nın Gurur Kaynağı ⛪

Basilica di San Petronio
Bologna gezilecek yerler arasında tarihî ve kültürel açıdan belki de en çarpıcı yapılardan biri Basilica di San Petronio. Avrupa’nın en büyük altıncı kilisesi olan bu Gotik şaheserin inşasına 1390 yılında başlanmış; ancak çeşitli politik ve finansal nedenlerle inşaatı hâlâ tamamlanamamış durumda. Buna rağmen, yapının görkemi ve barındırdığı sanat eserleri onu Bologna’nın en etkileyici noktalarından biri hâline getiriyor.
Yapı, Bologna’nın koruyucu azizi San Petronio’ya adanmış ve iç mekânı 20’den fazla şapele ev sahipliği yapıyor. Bu şapeller, geçmişin önemli Bologna ailelerine aitti ve Giovanni di Modena, Parmigianino, Lorenzo Costa gibi usta sanatçılar tarafından fresklerle süslendi.
En dikkat çeken bölümlerden biri ise Magi Şapeli. Burada yer alan ve Giovanni di Modena’nın imzasını taşıyan “Cehennem” freski, dini sanatı cesur bir şekilde yorumladığı için oldukça tartışmalı. Öyle ki, 2002 yılında bu fresk yüzünden bazilika terör tehdidiyle karşı karşıya kalmış ve güvenlik önlemleri arttırılmış. Bugün hâlâ girişte askerlerin görev yaptığını görebilirsiniz — bu, Avrupa’daki dini yapılarda nadir rastlanan bir durum.
️ Bazilikanın giriş bölümünde, kilisenin yapım aşamalarını anlatan çizim ve modellerin sergilendiği küçük ama etkileyici bir müze bulunuyor. 1984’te açılan bu müze, özellikle mimariye ilgi duyan gezginler için oldukça öğretici.
Eğer manzaraya doymak istiyorsanız, bazilikanın terasına çıkarak Bologna’nın kırmızı kiremitli çatılarla bezeli panoramik görüntüsünü izleyebilirsiniz. Bu deneyim için yalnızca 3 € ödemeniz yeterli.
- Konum: Piazza Maggiore
- Giriş Ücreti: Bazilika ve müze ücretsiz, terasa çıkış 3 €
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Genellikle 08.30 – 13.00 & 15.00 – 18.00 (dönemsel farklılıklar olabilir)
Ziyaretçi İpucu: Teras çıkışını gün batımına denk getirirseniz, Bologna’nın en romantik manzaralarından birine tanıklık edebilirsiniz. Ayrıca içeride flaşlı fotoğraf çekimine izin verilmiyor, bu yüzden doğal ışığı iyi kullanmanızı öneririm.
4. Porticoes – Bologna’nın Üstü Kapalı Kaldırımları

Porticoes
️Bologna gezilecek yerler listenize mutlaka eklemeniz gereken, ancak çoğu zaman fark edilmeyen bir mimari hazineden bahsedelim: Porticoes, yani şehrin neredeyse tamamına yayılan üstü kapalı revaklı kaldırımlar. Bologna’ya özgü bu kemerli geçitler, şehri diğer tüm Avrupa kentlerinden ayıran en ikonik detaylardan biri.
Şehrin tarihi merkezinde yürürken neredeyse tüm kaldırımların üzerinin bu revaklarla kaplı olduğunu göreceksiniz. Kemerli yapıları, ahşap ya da taş kirişlerle desteklenen tavanları ve estetik sütunlarıyla yaklaşık 40 kilometrelik bu portico ağı, sizi hem güneşten hem de yağmurdan koruyarak konforlu bir yürüyüş deneyimi sunar.
Bu yapılar sadece işlevsel değil, aynı zamanda kültürel birer sembol. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne de dahil edilen Bologna revakları, halk yaşamının sokaklara taştığı bir mimari anlayışın izlerini taşıyor. Bolognalılar için günlük yaşamın vazgeçilmezi olan bu kaldırımlar, turistler içinse her adımda görsel bir şölen sunuyor.
Bonaccorsi Arch, bu revaklı geçitler arasında en fotojenik ve bilinenlerinden biri. Ancak şehirdeki porticoların çoğu o kadar etkileyici ki özel olarak birini aramanıza gerek kalmadan, sadece tarihi şehir merkezinde yürüyerek hepsinin tadını çıkarabilirsiniz.
- Konum: Tarihi Şehir Merkezi Genelinde
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Her zaman erişilebilir
Ziyaretçi İpucu: Sabah saatlerinde henüz kalabalıklar meydana inmeden, bu kemerli kaldırımlarda yürüyüşe çıkın. Gün ışığının kemerlerden süzülmesiyle oluşan gölgeler, kartpostallık fotoğraflar yakalamanız için mükemmel bir fırsat sunuyor.
5. Basilica di Santo Stefano – Yedi Kiliseli Gizemli Kompleks ⛪

Basilica di Santo Stefano
Bologna gezilecek yerler arasında en mistik ve ruhani atmosfer sunan yapılardan biri hiç şüphesiz Basilica di Santo Stefano. Şehrin yerlileri tarafından “Sette Chiese” yani “Yedi Kilise” olarak da anılan bu yapı kompleksi, tarihi, mimarisi ve barındırdığı simgesel öğelerle sizi adeta bir zaman tüneline sokuyor.
️ 5. yüzyılda, Bologna’nın koruyucu azizi San Petronio tarafından inşa ettirildiği düşünülen bazilikanın bulunduğu alanda, daha önce Mısır tanrıçası Isis’e adanmış bir pagan tapınağı yer alıyordu. Bu yönüyle bazilika, farklı inanç katmanlarının bir araya geldiği özel bir nokta olma özelliği taşıyor.
⛪ Kompleksin bir zamanlar yedi farklı kiliseden oluştuğu biliniyor. Ancak günümüze sadece şu dört yapı sağlam şekilde ulaşabilmiş:
- Chiesa del Crocefisso
- Chiesa della Trinità
- Chiesa del Santo Sepolcro
- Santi Vitale e Agricola
Bu yapılar hem Romanesk hem de Lombard mimari etkileriyle süslenmiş durumda. Özellikle Santo Sepolcro Kilisesi, Kudüs’teki Kutsal Kabir Kilisesi’ne benzer yapısıyla dikkat çekiyor.
Dışarıdan sade gibi görünen Chiesa della Trinità, içindeki fresk kalıntıları ve hemen yanındaki küçük müzeyle ziyaretçilerine sürprizler sunuyor. Müze kısmında dini objeler, heykeller ve bazı arkeolojik parçalar sergileniyor.
- Konum: Piazza Santo Stefano
- Giriş Ücreti: Ücretsiz (bağış kutusu mevcut)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Genellikle 09.00 – 12.00 & 15.30 – 18.00
Ziyaretçi İpucu: Sabah erken saatlerde bu alana uğrayarak sessizliğin ve taş yapıların arasındaki serinliğin tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca Piazza Santo Stefano, şehirdeki en estetik avlulardan birine sahip olduğu için özellikle mimari fotoğrafçılıkla ilgilenenler için harika bir ortam sunar.
6. Monte della Guardia & Madonna di San Luca Bazilikası – Kemerli Yolun Sonundaki Kutsal Zirve ⛰️

Monte della Guardia & Madonna di San Luca Bazilikası
Bologna gezilecek yerler arasında hem ruhani bir deneyim hem de görsel bir şölen arıyorsanız, rotanızı mutlaka Monte della Guardia Tepesi’ne ve onun zirvesini süsleyen Sanctuary di Madonna di San Luca bazilikasına çevirmelisiniz.
♀️ Bu bölgeyi özel kılan iki temel unsur var:
- Portico di San Luca olarak adlandırılan, kemerli kaldırımlardan oluşan 3,8 km’lik yürüyüş yolu
- Bu yolun sonunda yer alan Barok mimarili etkileyici bazilika
Portico di San Luca, 600’den fazla kemerden oluşuyor ve dünyanın en uzun üstü kapalı kaldırımı olma unvanını taşıyor. Yol boyunca hem doğayla iç içe oluyorsunuz hem de tarihi bir yolculuk yaşıyorsunuz. Dilerseniz bu yolu yürüyerek çıkabilir, dilerseniz şehir merkezinden kalkan mini tren ile rahatça ulaşabilirsiniz.
⛪ Zirvede sizi karşılayan Sanctuary di Madonna di San Luca, ilk olarak 12. yüzyılın başlarında kurulmuş, bugünkü Barok yapı ise Carlo Francesco Dotti tarafından tasarlanarak 1723’te inşa edilmiş. Hem mimarisi hem konumu itibarıyla şehrin en ikonik yapılarından biri.
İç mekânda özellikle dikkat çeken eserlerden biri, Meryem Ana’yı siyahlar içinde betimleyen ikonik ikonadır. Bu kutsal objenin 12. yüzyılda Orta Doğu’dan getirildiğine inanılıyor ve bazilikanın dini önemi büyük ölçüde bu eserden kaynaklanıyor.
Bazilikanın kubbesine çıkarsanız Bologna’nın tamamını kuş bakışı izleyebilirsiniz. Şehirde manzara izlemek için en etkileyici noktalardan biri kesinlikle burasıdır.
Ulaşım İpucu: Piazza Maggiore’den kalkan San Luca Express adlı trenle tepeye ulaşabilirsiniz. Tren her yarım saatte bir kalkıyor ve yol boyunca sesli rehber eşliğinde bölge hakkında bilgi alabiliyorsunuz.
- Konum: Colle della Guardia (Şehir Merkezinin 3,5 km güneybatısı)
- Giriş Ücreti: Bazilikaya giriş ücretsiz, kubbeye çıkış 5–6 €
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Genellikle 07.00 – 19.00
Ziyaretçi İpucu: Sabah erken saatlerde veya gün batımına yakın saatlerde çıkarsanız, hem yürüyüş yolundaki gölge oyunlarını izleyebilir hem de bazilikada kalabalık olmadan rahatça vakit geçirebilirsiniz. Fotoğrafçılar için altın saatlerde harika kareler yakalanabilir.
7. Fountain of Neptune – Deniz Tanrısının Gözetimindeki Meydan ⛲

Fountain of Neptune
Bologna gezilecek yerler listenize sanatı, mitolojiyi ve şehir tarihini bir arada sunan etkileyici bir durak eklemek isterseniz, Fountain of Neptune (Fontana del Nettuno) tam size göre. Şehrin en merkezi noktalarından biri olan bu çeşme, yalnızca mimari bir süs değil, aynı zamanda Bologna’nın laikleşme sürecinin ve papalık otoritesine karşı duruşunun simgesidir.
♂️ 1667 yılında tamamlanan çeşme, Bologna’nın kentsel dönüşüm hamlesi sırasında inşa edilmiş. Mimari tasarımı Tommaso Laurenti tarafından yapılırken, merkezde yer alan görkemli Neptün heykeli, Flaman asıllı ünlü heykeltıraş Giambologna tarafından Floransa’da yontulmuş. Roma mitolojisinin deniz tanrısı Neptün’ü tasvir eden heykel, şehrin gücünü ve bağımsızlığını simgeler.
Çeşmenin dört bir yanındaki kadın figürleri, Neptün’ün ayaklarının dibinde yer alıyor ve her biri, 16. yüzyılda dünyanın en büyük dört nehri olduğuna inanılan Nil, Amazon, Ganj ve Tuna nehirlerini temsil ediyor. Bu detay, eserin yalnızca estetik değil, aynı zamanda simgesel ve politik bir anlam taşıdığını da gösteriyor.
Tarihi Bir Dipnot: Çeşme, inşa edildiği dönemde papalık otoritesine karşı sivil gücün bir simgesi haline gelmişti. Yıllar boyunca şehrin merkezi etkinliklerinin buluşma noktası olan bu meydan, bugün de yerel halkın ve turistlerin sosyal yaşamında önemli bir rol oynamaya devam ediyor.
- Konum: Piazza del Nettuno (Piazza Maggiore’nin hemen yanında)
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Meydan ve çeşme her zaman erişime açık
Ziyaretçi İpucu: Gün boyunca çeşme etrafı fotoğraf meraklılarıyla dolu oluyor. Eğer bu etkileyici yapının keyfini daha sakin bir ortamda çıkarmak isterseniz, sabah erken saatlerde veya akşam gün batımına yakın zamanları tercih edin. Ayrıca yerel bir rehber eşliğinde gezi yaparsanız, heykelin altında gizli sembolleri ve siyasi göndermeleri çok daha iyi anlayabilirsiniz.
8. Bologna Arkeoloji Müzesi – Binlerce Yıllık Bir Zaman Yolculuğu

Bologna Arkeoloji Müzesi
Bologna gezilecek yerler arasında antik tarihle iç içe vakit geçirmek isteyen gezginler için ideal bir durak: Bologna Arkeoloji Müzesi (Museo Civico Archeologico). Kentin kültürel hazinelerinden biri olan bu müze, sizi sadece İtalya topraklarında değil, Antik Mısır’dan Roma’ya, Etrüsklerden Yunan ve Kelt dünyasına kadar uzanan geniş bir uygarlıklar yelpazesine götürüyor.
️ Müze, 15. yüzyılda inşa edilen ve Rönesans mimarisinin güzel örneklerinden biri olan Palazzo Galvani binasında yer alıyor. 1881 yılında kurulan müze, o günden bu yana arkeoloji meraklılarının uğrak noktası haline gelmiş durumda.
Müzede öne çıkan başlıca koleksiyonlar:
- Etrüsk Uygarlığı Koleksiyonu: İtalya’nın en zenginlerinden biri. Mezar eşyaları, figürinler ve günlük yaşama dair objeler öne çıkıyor.
- Antik Mısır Galerisi: Mumyalar, papirüsler ve tanrılara adanmış heykelcikler arasında büyüleyici bir atmosfer sunuyor.
- Roma ve Yunan Dönemi: Heykeller, mozaikler, yazıtlar ve günlük yaşamdan kalma eşyalar.
- Nümismatik Koleksiyon: 100.000’e yakın madeni para, madalya ve sikke barındıran bu bölüm, özellikle tarih ve ekonomi meraklılarını cezbediyor.
Müzede aynı zamanda araştırmacılar ve meraklılar için hizmet veren özel bir kütüphane de bulunuyor. Vaktiniz varsa koleksiyon kitapları ve eski kaynaklara göz atmanız tavsiye edilir.
- Konum: Via dell’Archiginnasio 2, Palazzo Galvani
- Giriş Ücreti: Ortalama 6–8 € (öğrenci ve indirimli bilet seçenekleri mevcut)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Salı – Pazar 09.00 – 18.30 (Pazartesi kapalı)
Ziyaretçi İpucu: Müze koleksiyonu oldukça geniş olduğu için en az 1,5–2 saatinizi ayırmanız önerilir. Sessizliği ve loş ışıklı salonlarıyla oldukça huzurlu bir atmosfer sunar. Fotoğraf çekimine bazı bölümlerde izin verilmiyor; girişte bilgi almayı unutmayın.
9. National Gallery of Bologna – Sanatın Asırlık İzleri

National Gallery of Bologna
Bologna gezilecek yerler arasında yer alan National Gallery of Bologna (Pinacoteca Nazionale), şehri yalnızca mimari ve tarihi yönüyle değil, sanatın derinlikleriyle de keşfetmek isteyenler için vazgeçilmez bir durak. 18. yüzyılda kurulan bu prestijli galeri, Bologna Güzel Sanatlar Akademisi (Accademia di Belle Arti) ile aynı binada yer alıyor ve hem yerli hem de uluslararası sanatseverleri ağırlıyor.
️ Galerinin koleksiyonu, 13. ve 18. yüzyıllar arasına tarihlenen eserlerden oluşuyor. Hem dini temalı tablolar hem de döneminin sosyal yapısını yansıtan resimler, galeri boyunca kronolojik bir düzende sergileniyor.
Bologna ile güçlü bağları olan sanatçılara da özel bir yer ayrılmış. Özellikle Carracci ailesi (Annibale, Agostino ve Ludovico Carracci), galerinin kalbinde yer alıyor. Bu üçlü, Barok sanatının İtalya’daki gelişimine büyük katkı sağlamış isimler arasında.
Mutlaka Görülmeli:
- Ludovico Carracci – Madonna Bargellini
- Raphael – Estasi di Santa Cecilia (Azize Cecilia’nın Vecdi)
- Giotto, El Greco, Titian gibi ustaların eserleri
Galeri, yalnızca ünlü isimlerle sınırlı değil; Bologna Okulu’na ait birçok önemli çalışmaya ve dönemsel geçişlere dair zengin örneklere de ev sahipliği yapıyor. Özellikle geç Gotik ve erken Rönesans eserlerini bir arada görebileceğiniz sayılı galerilerden biridir.
- Konum: Via delle Belle Arti 56, Üniversite Bölgesi
- Giriş Ücreti: 8–10 € (Avrupa Birliği vatandaşı gençlere indirimli)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Salı – Pazar 08.30 – 19.30 (Pazartesi kapalı)
Ziyaretçi İpucu: Sanat galerileri genelde daha az kalabalık olduğu için sabah erken saatlerde ziyaret ettiğinizde eserlerle daha birebir bir deneyim yaşayabilirsiniz. Ayrıca bazı salonlarda QR kodlarla interaktif bilgi erişimi sağlanıyor — kulaklıkla dolaşmayı unutmayın.
10. Biblioteca Salaborsa – Arkeoloji ile Bilginin Buluştuğu Kütüphane

Biblioteca Salaborsa
Bologna gezilecek yerler listenize sadece kitap okumakla kalmayıp tarihin derinliklerine dokunabileceğiniz bir mekân eklemek istiyorsanız, doğru adres: Biblioteca Salaborsa. Burası yalnızca bir kütüphane değil, aynı zamanda Bologna’nın katmanlı geçmişine tanıklık edebileceğiniz çok yönlü bir kültür durağıdır.
2001 yılında halka açılan kütüphane, daha önce belediye binası olarak hizmet veren Palazzo d’Accursio’nun kuzey kanadında yer alıyor. Piazza Maggiore’nin hemen yanındaki merkezi konumu sayesinde kolayca ulaşılabilir.
Salaborsa’nın en dikkat çekici özelliği, ana okuma salonunun zemininde yer alan cam panellerin altından görülebilen arkeolojik kalıntılar. Bu sayede burada kitap okurken ya da dolaşırken, Etrüsk ve Antik Roma dönemlerine ait yapı kalıntılarını inceleme şansı buluyorsunuz. Gerçek anlamda bilginin “temellerine” inmek isteyenler için harika bir deneyim!
Kütüphane arşivi sadece İtalyanca değil; İngilizce ve diğer dillerde çok sayıda kaynak içeriyor. Özellikle Bologna’nın tarihi, sanatı ve politik geçmişi üzerine hazırlanmış yayınlar, gezginler için oldukça öğretici olabilir.
Salaborsa, klasik kütüphane atmosferinin ötesine geçerek çeşitli tematik sergilere, konferanslara ve kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapıyor. Takvimi kontrol ederek geziniz sırasında bir etkinliğe denk gelmeniz mümkün.
- Konum: Piazza del Nettuno, Palazzo d’Accursio Kuzey Kanadı
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Pazartesi 14.30–19.00 / Salı–Cuma 10.00–19.00 / Cumartesi 10.00–19.00 / Pazar kapalı
Ziyaretçi İpucu: İçeriye giriş ücretsizdir. Ziyaretiniz sırasında hem ana salonun göz alıcı mimarisini hem de cam zeminin altındaki tarihi kalıntıları fotoğraflamayı unutmayın. Ayrıca üst kat balkonlarından kütüphane salonuna kuş bakışı bakabilir, nefis açılar yakalayabilirsiniz.
11. Cattedrale di San Pietro – Sanatla Bezenmiş Bir Sessizlik Mabedi ⛪
Bologna gezilecek yerler arasında tarih, sanat ve mimarinin iç içe geçtiği etkileyici bir durak arıyorsanız, şehrin ana katedrali olan Cattedrale di San Pietro sizi bekliyor. Görkemli iç dekorasyonu ve barok mimarisiyle müzeyi andıran bu kutsal yapı, adeta bir sanat galerisi kadar zengin detaylar sunuyor.
️ İlk olarak 1141 yılında, aynı cadde üzerinde daha önceki katedralin bir yangınla yok olmasının ardından inşa edilen bu yapı, özellikle 17. yüzyıldaki barok yenileme çalışmalarıyla bugünkü ihtişamlı hâline kavuşmuş. Şehir merkezinde, Via Indipendenza üzerinde konumlanan katedral, gerek dış mimarisi gerek iç atmosferiyle oldukça etkileyici.
İç mekânda sizi Prospero Fontana, Ludovico Carracci ve Donato Creti gibi sanatçıların eserleri karşılar. Tavan freskleri, mihrap arkası detayları ve süslemeler sanat tarihine ilgi duyanlar için tam anlamıyla bir görsel ziyafettir.
Ziyaretin en özel anlarından biri de, şehrin simgesel yapılarından biri olan çan kulesine çıkmaktır. Bologna’nın dar sokaklarını, kırmızı kiremitli çatılarını ve tarihi merkezini kuşbakışı izlemek için bu kule, alternatif ve daha sakin bir seyir noktası sunar.
- Konum: Via Indipendenza, Şehir Merkezi
- Giriş Ücreti: Katedrale giriş ücretsiz, çan kulesi çıkışı 3–5 €
- ⏰ Ziyaret Saatleri: 07.00 – 19.00 (çan kulesi genellikle 10.00 – 13.00 ve 15.00 – 18.00 arası açık)
Ziyaretçi İpucu: Çan kulesine çıkış dar bir merdivenle yapılır; rahat ayakkabı giymenizi tavsiye ederim. Hafta içi sabah saatlerinde ziyaret ederseniz içeride daha az kalabalıkla karşılaşırsınız ve freskleri daha rahat inceleyebilirsiniz. Ayrıca iç mekânda flaşsız fotoğraf çekimine genellikle izin veriliyor.
12. La Piccola Venezia – Bologna’nın Gizli Venedik Manzarası

La Piccola Venezia
Bologna gezilecek yerler arasında bolca tarih ve mimari arasında gezinirken biraz nefes almak, sakin ve sürprizli bir köşeye kaçmak istiyorsanız sizi La Piccola Venezia, yani Küçük Venedik ile tanıştırayım. Şehrin en çok fotoğraflanan noktalarından biri olan bu küçük pencere, adeta Bologna’nın romantik yüzünü fısıldıyor.
Venedik Penceresi, Canale delle Moline üzerine açılmış ve çevresini saran pastel renkli evlerin yansımasıyla masalsı bir görüntü sunuyor. Kanal, Cannale di Reno’nun bir uzantısı ve 20. yüzyılın başlarından bu yana korunmuş. Zamanında Bologna’nın dokuma fabrikaları için kullanılan bu su yolu, bugün nostaljik ve huzur dolu bir an sunuyor.
Bu gizli noktaya ulaşmak için ya Porta Govese yönünden ya da Torresotto dei Piella kemerinin altından geçerek Via Piella 16 numaradaki duvar penceresine gelmelisiniz. Meraklı gezginler bu küçük açıklıktan kafalarını uzatıp suyun üzerindeki sessiz manzaraya göz atarken, fotoğraf makineleri de durmaksızın çalışır.
Fotoğraf İpucu: Sabah saatlerinde ya da gün batımına yakın zamanlarda ışık en güzel açıdan yansır. Ayrıca yağmur sonrası oluşan yansımalarla daha dramatik kareler yakalayabilirsiniz.
- Konum: Via Piella 16, Torresotto dei Piella altında
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: 7/24 erişilebilir (en iyi saatler sabah veya gün batımı)
♀️ Daha fazlasını görmek isterseniz sadece burayla yetinmeyin. Via Oberdan ve Via Malcontenti civarında da benzer pencereler ve saklı kanal manzaraları sizi bekliyor. Sessizce dolaşarak bu gizli güzellikleri keşfetmek, Bologna deneyiminize eşsiz bir boyut katacaktır.
13. Santa Maria della Vita – Barok Zarafetin ve Heykel Sanatının Buluşma Noktası

Santa Maria della Vita
Bologna gezilecek yerler arasında hem sanatı hem de dini mimariyi bir arada deneyimlemek isteyenler için kesinlikle gözden kaçırılmaması gereken bir yapı: Santa Maria della Vita. Şehrin en zarif barok yapılarından biri olan bu kilise, aynı zamanda İtalyan heykel sanatının başyapıtlarından birine de ev sahipliği yapıyor.
⛪ İlk olarak 13. yüzyılın ikinci yarısında, Battuti Cemaati tarafından inşa ettirilen yapı, uzun yıllar boyunca sadece ibadet değil aynı zamanda hastane olarak da kullanılmış. Ancak 1686’daki büyük yıkımın ardından, kilise bölümü Mimar Giovanni Battista Bergonzoni gözetiminde yeniden tasarlanmış ve bugünkü Barok görkemine kavuşmuş.
️ Kilisenin en dikkat çekici özelliklerinden biri, nadir rastlanan eliptik iç mimarisi. İçeriye adım attığınızda, ışığın oyunu ve simetrik hatların yarattığı etkileyici atmosfer sizi sarıyor.
Asıl büyük sürpriz ise yüksek sunaktan birkaç adım ötede sizi bekliyor: Compianto sul Cristo Morto (Ölü İsa’ya Ağıt). Bu etkileyici heykel grubu, Niccolò dell’Arca tarafından 15. yüzyılda yontulmuş ve İtalyan heykel sanatının duygusal gücünü en derinden yansıtan eserlerden biri olarak kabul ediliyor. Figürlerin yüz ifadeleri ve acı dolu beden dilleri sizi adeta o anın içine çekiyor.
️ Ayrıca yüksek sunağa çıktığınızda 14. yüzyıldan kalma Madonna della Vita heykelini de yakından görme şansı buluyorsunuz. Bu kutsal figür, kiliseye adını veren unsurlardan biri olarak derin bir dini sembolizme sahip.
- Konum: Via Clavature, Piazza Maggiore’ye birkaç adım mesafede
- Giriş Ücreti: Ortalama 4–5 € (öğrencilere indirimli)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: 10.00 – 18.30 (Pazartesi günleri kapalı olabilir)
Ziyaretçi İpucu: Compianto heykel grubunu rahatça incelemek için sessiz saatleri tercih edin. Sabah saatlerinde hem daha az kalabalık olur hem de heykellerin üzerine düşen ışık, detayları çok daha belirgin kılar. Fotoğraf çekimine izin veriliyor ama flaş kullanımı yasak.
14. Basilica of San Domenico – Aziz’in Mirası ve Sanatın Işıltısı

Basilica of San Domenico
️Bologna gezilecek yerler arasında hem derin bir ruhani geçmişe sahip hem de sanat tarihinde iz bırakmış bir yapı görmek istiyorsanız, Basilica of San Domenico sizi fazlasıyla etkileyecektir. Kentin hem dini kimliğini hem de sanatsal derinliğini bir araya getiren bu bazilika, 1238 yılında Dominikan Tarikatı tarafından inşa edilmiş.
✝️ Bu kutsal yapının temelleri, Dominikan Tarikatı’nın kurucusu Aziz Domenico (San Domenico di Guzmán) tarafından atılmış. 1200’lü yılların başında Bologna’ya gelen Aziz Domenico, bugünkü bazilikanın yerinde bulunan San Nicolò delle Vigne adlı küçük kiliseyi ve papaz evini satın almış. Ölümünün ardından müritleri, onu anmak ve manevi mirasını yaşatmak amacıyla buraya çok daha büyük ve görkemli bir bazilika inşa ettirmiş.
️ Romanesk ile Rönesans mimarisini harmanlayan bazilikanın iç tasarımı da en az dış görünümü kadar etkileyici. Michelangelo dahil olmak üzere birçok usta sanatçının imzasını taşıyan detaylar, yapının sanatsal değerini eşsiz kılıyor.
Özellikle Aziz Domenico’nun anıt mezarının yer aldığı şapel, mimari ve heykel sanatı açısından başlı başına bir başyapıt. Michelangelo’nun gençlik dönemine ait iki heykeli burada görülebilir. Ayrıca farklı dönemlere ait freskler, ahşap oymalar ve şamdanlar da incelemeye değer.
Müzikseverler için tarihi bir detay: Mozart, Bologna’daki Müzik Akademisi’nde eğitim aldığı dönemde bu bazilikaya sık sık uğrar, burada hem ibadet eder hem de canlı performanslar sergilermiş. Bu nedenle bazilika, sadece ruhani değil, aynı zamanda müziğe dair tarihi bir iz taşıyor.
- Konum: Piazza San Domenico, Şehir Merkezi’nin güneyinde
- Giriş Ücreti: Ücretsiz (San Domenico Anıt Mezarı için küçük bir bağış talep edilebilir)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: 07.00 – 19.00 (bazı şapeller ve müze bölümleri sınırlı saatlerde açık olabilir)
Ziyaretçi İpucu: Sabah saatlerinde bazilikaya uğrarsanız hem iç mekânın sessizliğini doyasıya yaşayabilir hem de vitray pencerelerden süzülen gün ışığıyla çok özel kareler yakalayabilirsiniz. Sessiz olunması rica edilir, çünkü yapı hâlâ aktif bir ibadet alanıdır.
15. Piazza Santo Stefano – Tarih, Sessizlik ve Estetikle Dolu Bir Meydan
️

Piazza Santo Stefano
Bologna gezilecek yerler arasında ruhani atmosferi, tarihî mimarisi ve kültürel etkinlikleri bir araya getiren en özel duraklardan biri Piazza Santo Stefano. Şehrin en estetik ve huzurlu meydanlarından biri olarak bilinen bu alan, özellikle “7 Kilise Kompleksi” ile ünlü.
✝️ Meydan, Via Santo Stefano boyunca uzanan ve “Sette Chiese” (Yedi Kilise) olarak bilinen kutsal yapı grubunun giriş kapısı niteliğinde. Bu antik yolun Toskana’ya kadar uzandığı düşünülüyor ve yapıların büyük kısmı, Bologna’nın koruyucu azizi San Petronio’nun yaşadığı 5. yüzyıla tarihleniyor.
️ Ancak meydanı sadece dini yapılarıyla tanımlamak haksızlık olur. Piazza Santo Stefano, çevresini saran Rönesans ve Barok döneme ait saraylar, avlular ve freskli cephelerle de büyüleyici bir estetik sunuyor:
- Casa Berti: İç mekânındaki freskler, 18. yüzyılın önemli sanatçılarından Gaetano Gandolfi’ye ait.
- Palazzo Bolognini Isolani (15. yüzyıl): Avlulu yapısı ve kemerli geçişleriyle fotoğrafçılar için ideal bir nokta.
- ️ Palazzo Bolognini Amorini Salina (16. yüzyıl): Taçlı sütunları ve zarif detaylarıyla meydanın zarafetini tamamlıyor.
Meydan, yıl boyunca açık hava konserleri, antika pazarları ve kültürel festivaller gibi çeşitli etkinliklere de ev sahipliği yapıyor. Özellikle yaz akşamlarında burada vakit geçirmek, yerel halkla iç içe bir Bologna deneyimi sunuyor.
- Konum: Via Santo Stefano, Bologna Tarihi Merkezi
- Giriş Ücreti: Meydana giriş ücretsiz; kiliseler ve sergilerde bazı bölümler bağış usulü
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Açık alan 7/24 erişilebilir; kiliseler genellikle 09.00–12.30 ve 15.30–18.00 arası açık
Ziyaretçi İpucu: Piazza Santo Stefano, sabah saatlerinde sakinliğiyle, akşam üzeri ise gün batımı ışığıyla büyüleyicidir. Bu zaman dilimlerinde meydanın taş dokusu ve kilise siluetleri fotoğraflarınıza sinematografik bir etki katar.
16. Quadrilatero Market – Bologna’nın Lezzet ve Zanaat Dolu Kalbi

Quadrilatero Market
️Bologna gezilecek yerler arasında hem yerel yaşama tanıklık etmek hem de alışveriş yaparak otantik ürünler edinmek istiyorsanız, rotanızı mutlaka Quadrilatero Market bölgesine çevirin. Şehrin tam kalbinde, Piazza Maggiore’nin hemen doğusunda yer alan bu pazar, Roma dönemine dayanan köklü geçmişiyle bugün hâlâ canlılığını koruyor.
️ Orta Çağ’da loncaların merkezi olan bu bölge, zamanında kuyumcular, kasaplar, balıkçılar, kürkçüler, berberler ve hatta ressamlar için bir buluşma noktasıydı. Günümüzde ise bu tarihi doku, geleneksel esnaf dükkânları, butik gurme marketler, el yapımı ürünler ve açık hava restoranlarıyla yaşamaya devam ediyor.
Bölgede gezerken tezgâhlarda taze makarnalar, Parmesan peynirleri, sosisler, zeytinyağları, şaraplar ve diğer yöresel ürünler sizi karşılayacak. Aynı zamanda şık pastaneler, espresso barlar ve “aperitivo” servisi yapan modern mekanlar da bu nostaljik atmosferle iç içe.
Alışveriş yapmak istiyorsanız, sadece gıda ürünleriyle yetinmeyin. Yerel el sanatları, seramikler, deri işçiliği ve geleneksel mutfak ekipmanları satan dükkanlara mutlaka göz atın.
☕ Kültürel atmosferi de es geçmeyin. Bölgedeki kafeler, sadece kahve içilecek yerler değil, aynı zamanda yerel halkla iç içe olabileceğiniz, sohbet edebileceğiniz sıcak noktalardır. Gün boyunca canlılığını koruyan bu sokaklar akşamüstü saatlerinde daha da keyifli bir hâl alır.
- Konum: Via Clavature, Via Pescherie Vecchie, Piazza Maggiore çevresi
- Giriş Ücreti: Ücretsiz (alışveriş ücretlidir)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Genellikle 09.00 – 19.30 (pazar günleri kısıtlı)
Ziyaretçi İpucu: Sabah saatlerinde bölge daha sakinken, öğleden sonra atmosfer canlanır. Özellikle hafta içi günlerinde gezerseniz hem kalabalıktan kaçınabilir hem de satıcılarla sohbet ederek ürünler hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
17. Museo Ducati

Museo Ducati
Motosiklet tutkunları için bir mabedi andıran Museo Ducati, 1998 yılında kapılarını ziyarete açmış. Ducati Fabrikası’nın bir parçası olan kültürel tesis, konuklarına kronolojik olarak markanın kuruluşundan itibaren gösterdiği gelişme, sosyal hayata etkisi ve sportif başarıları konusunda değerli bilgiler sunuyor.
2016 yılında kapsamlı bir yenileme çalışmasının gerçekleştirildiği müzede, bu bilgilerin aktarıldığı üç ana bölüm bulunuyor.
Müzede Ducati’nin ürettiği motosikletlerin sergilendiği galeriye giderseniz 1946’tan günümüze kadarki süreçte öne çıkan 15 modeli yakından inceleme şansı bulabilirsiniz.
Yarış motosikletlerine ayrılan kısımda, markanın kazandığı kupaları ve şampiyonların kullandıkları ekipmanları görebilirsiniz. Şirket tarihinin dönüm noktaları, kurumsal başarılara imza atan kişiler ve devrim yaratan teknolojik yenilikler hakkındaki tüm detaylarsa “The Ducati Moments” isimli alanda ziyaretçilerle paylaşılıyor.
18. Archiginnasio di Bologna – Avrupa’nın En Eski Üniversitesine Açılan Kapı

Archiginnasio di Bologna
Bologna gezilecek yerler listenizde entelektüel bir iz bırakmak istiyorsanız, duraklardan biri kesinlikle Archiginnasio di Bologna olmalı. Avrupa’nın en eski üniversitelerinden biri olan Bologna Üniversitesi’nin tarihi ana binası olan bu yapı, hem mimari ihtişamıyla hem de taşıdığı akademik mirasla hayranlık uyandırıyor.
️ 16. yüzyılda Kardinal Borromeo’nun emriyle yalnızca bir yıl gibi kısa bir sürede inşa edilen Archiginnasio, uzun yıllar boyunca Bologna Üniversitesi’nin kalbi oldu. Günümüzde ise binanın içinde yer alan zengin kütüphane, Arms Gallery ve bir sonraki maddede detaylandıracağımız Teatro Anatomico (Anatomik Tiyatro) gibi bölümler hâlâ akademik geçmişin izlerini yaşatıyor.
Archiginnasio’nun en büyüleyici yönlerinden biri hiç kuşkusuz duvarlarını ve tavanlarını süsleyen on binlerce arma. Her biri, üniversitenin yüzyıllar süren geçmişinde eğitim görmüş öğrencileri ve görev yapmış profesörleri simgeliyor:
- En üstte öğrencinin memleketi
- Ortada ailesine ait arma
- En altta ise ismi yazılı
Bu detaylar sadece estetik değil, aynı zamanda eğitimin tarihine ışık tutan sosyolojik bir arşiv niteliği taşıyor. Ne yazık ki bazı armalar II. Dünya Savaşı sırasında meydana gelen bombalama ve yangın nedeniyle zarar görmüş; yine de büyük çoğunluğu orijinal haliyle korunuyor.
Alt katta yer alan ve bugün de aktif şekilde kullanılan Sala dello Stabat Mater, geçmişte hem derslik hem de tören salonu olarak kullanılmış. Şu anda Archiginnasio Kütüphanesi’ne ev sahipliği yapıyor. Bu muazzam arşivde 15. yüzyıla kadar uzanan yaklaşık 850.000 eser, el yazmaları ve nadir kitaplar bulunuyor.
- Konum: Piazza Galvani, Bologna Tarihi Merkezi
- Giriş Ücreti: Ücretsiz (Anatomik Tiyatro ve bazı bölümler ücretli – ortalama 3–5 €)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Pazartesi – Cumartesi 09.00 – 19.00, Pazar günleri 10.00 – 14.00
Ziyaretçi İpucu: Giriş ücretsiz olsa da bazı özel bölümler (örneğin Teatro Anatomico) ücretli olabilir. Ziyaretinizi sabah saatlerine denk getirirseniz, binanın loş koridorlarını sessizlik içinde keşfetme şansı yakalayabilirsiniz. Kütüphane bölümüne sessizce girip sadece atmosferi solumak bile etkileyici bir deneyim sunuyor.
19. Teatro Anatomico – Bilimin ve Sanatın Bir Araya Geldiği Tarihi Amfi

Teatro Anatomico
Bologna gezilecek yerler arasında hem bilim tarihiyle ilgilenenler hem de mimari detaylara hayran kalanlar için unutulmaz bir durak: Teatro Anatomico. Avrupa’daki ilk anatomi tiyatrolarından biri olan bu özel salon, 1637 yılında tıp öğrencilerine insan anatomisini öğretmek amacıyla Antonio Levanti tarafından inşa edildi.
Teatro Anatomico, Palazzo dell’Archiginnasio içinde yer alıyor ve Archiginnasio’nun en önemli bölümü olarak kabul ediliyor. Girer girmez sizi karşılayan ahşap oymalar ve el işçiliğiyle bezenmiş yapılar, burayı yalnızca bilimsel bir alan değil aynı zamanda sanatsal bir şaheser haline getiriyor.
Salon tamamen sedir ağacından yapılmış. Ortada bulunan beyaz mermer masa, kadavranın konulduğu ve derslerin işlendiği ana alan. Bu masanın çevresinde yükselen stadyum benzeri oturma düzeni, öğrencilerin kadavrayı her açıdan net görebilmesini sağlamak üzere tasarlanmış.
⚕️ Sağ duvarda yer alan profesör masası ve sandalyesi, dönemin akademik hiyerarşisini yansıtırken, salonun duvarlarını süsleyen heykeller arasında Hipokrat, Galen, Tagliacozzi gibi tıp tarihine yön vermiş isimlerin büstleri dikkat çeker. Özellikle Tagliacozzi, plastik cerrahinin öncüsü olarak kabul edilir ve Bologna Üniversitesi’nin bu alandaki ilklerinden biridir.
Tavan fresklerinde ise bir başka büyüleyici detay yer alır: Zodyak burçları. Bilimin gökyüzüyle olan eski bağını simgeleyen bu süslemeler, salonun akademik olduğu kadar felsefi bir anlam taşımasına da katkı sağlar.
⚖️ İlginç bir tarihi detay: Teatro Anatomico, yalnızca anatomi dersleri için değil, bir dönem engizisyon mahkemelerine de ev sahipliği yapmıştır. Bu nedenle salon, bilim ile otoritenin iç içe geçtiği dönemin izlerini de barındırır.
- Konum: Palazzo dell’Archiginnasio, Piazza Galvani
- Giriş Ücreti: 3–5 € (Archiginnasio’nun diğer bölümleriyle ortak bilet uygulanabilir)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Pazartesi – Cumartesi 09.00 – 19.00 / Pazar 10.00 – 14.00
Ziyaretçi İpucu: Tavan fresklerini ve heykelleri daha detaylı incelemek istiyorsanız, sabah saatlerinde gidip kalabalık oluşmadan sessizce zaman geçirmeniz önerilir. Fresklerin fotoğraflanmasına genellikle izin veriliyor, ancak flaş kullanımı yasak.
20. Palazzo del Podestà – Fısıltılarla Anlatılan Bir Yönetim Mirası

Palazzo del Podestà
️Bologna gezilecek yerler listenize tarihi bir dokunuş katmak isterseniz, şehrin ilk belediye binası olan Palazzo del Podestà tam aradığınız yer olabilir. Şehrin yönetim merkezi olarak uzun yıllar hizmet veren bu zarif yapı, 1259 yılında Alberto di Pietro gözetiminde inşa edilmiş.
️ Piazza Maggiore’nin kuzey tarafında konumlanan saray, bugüne kadar büyük ölçüde ilk yapısını koruyarak gelmiş olsa da dış cephesinde dikkate değer bir değişim yaşanmış: Başlangıçta Romanesk stilinde olan cephe, dönemin yöneticilerinin isteğiyle Rönesans tarzına uyarlanmış. Bu dönüşüm, mimari evrimin ve estetik tercihlerdeki tarihsel değişimin iyi bir örneğini sunar.
Günümüzde sergi salonu ve etkinlik alanı olarak kullanılan Podestà Sarayı, yalnızca bu tür organizasyonlar sırasında ziyarete açılıyor. Bu nedenle Bologna gezinizi planlarken şehirde düzenlenen kültürel etkinlik takvimine göz atmanızda fayda var.
En ilgi çekici detaylardan biri ise, sarayın alt katında yer alan “Fısıldayan Galeri” (Voltone del Podestà). Karşılıklı iki koridorun birleştiği bu noktada, biri fısıldarken diğer kişinin tam karşı köşeden sesi net bir şekilde duyabilmesi, yapının olağanüstü akustiğini ortaya koyuyor. Akustik oyunları seviyorsanız, bu küçük ama büyüleyici deneyim sizi şaşırtacak.
- Konum: Piazza Maggiore, Şehir Merkezi
- Giriş Ücreti: Ücretsiz (yalnızca geçici sergiler veya özel etkinlikler sırasında ziyarete açılır)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Değişken – Ziyaret edilecek tarih öncesi etkinlik programı kontrol edilmelidir
Ziyaretçi İpucu: Eğer binanın içini gezme şansı bulamazsanız bile dış cephede biraz vakit geçirin. Özellikle gün batımı ışığında binanın taş dokusu ve Piazza Maggiore’nin genel atmosferi fotoğrafçılar için büyüleyici kareler sunar. Ayrıca fısıldayan galeriyi denemek için etkinlik zamanı olmasa bile dış kemerli geçitten yürüyerek ses oyununu test edebilirsiniz.
21. Mercato delle Erbe – Bologna’nın Renkli Mutfak Pazarı

Mercato delle Erbe
Bologna gezilecek yerler arasında hem yerel yaşamı deneyimlemek hem de İtalyan mutfağının en taze ve özgün hâlini tatmak isteyenler için ideal bir durak: Mercato delle Erbe. Şehrin en büyük kapalı pazarı olan bu renkli mekân, sadece bir alışveriş noktası değil, aynı zamanda bir gastronomi deneyimi sunuyor.
Pazarın geçmişi 20. yüzyılın başına uzanıyor. İlk olarak San Francesco Bazilikası’nın yanında kurulan açık pazar, 1910 yılında bölgedeki ihtiyaçlar nedeniyle bugünkü yerine taşındı. Pazara ev sahipliği yapan yapı, dönemin mimarları Arturo Carpi ve Luigi Mellucci tarafından tasarlanarak inşa edildi.
Başlangıçta yalnızca sebze, meyve ve temel gıda ürünlerinin satıldığı geleneksel bir pazar olan Mercato delle Erbe, 2014 yılında gerçekleştirilen kapsamlı yenileme çalışmaları sonrasında yepyeni bir kimliğe kavuştu. Pazarın bir bölümü, modern tasarımlı küçük restoranlar, barlar ve sokak lezzetleriyle dolu bir yeme-içme alanına dönüştürüldü.
Bugün pazar; Kuzey İtalya’nın bereketli topraklarından gelen ürünleri satın alabileceğiniz tezgâhlarla dolu olduğu kadar, taze makarnalar, şarküteri ürünleri, yerel şaraplar, tatlılar ve daha fazlasını deneyimleyebileceğiniz bir mutfak keşif alanına da dönüşmüş durumda.
Ayrıca zaman zaman düzenlenen canlı müzik etkinlikleri, şef sunumları ve tematik tadım günleri, pazarı hem yerel halkın hem de gezginlerin uğrak noktası hâline getiriyor.
- Konum: Via Ugo Bassi 25, Şehir Merkezi
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Pazartesi – Cumartesi 07.00 – 24.00 (Pazar günleri kapalı)
Ziyaretçi İpucu: Öğle saatlerinde pazar oldukça hareketli olur, ancak akşamüzeri uğrarsanız hem alışveriş yapabilir hem de arkadaş canlısı atmosferde bir kadeh şarap ya da geleneksel Bologna lezzetlerini tatmak için restoranlarda keyifle oturabilirsiniz. Yer bulmakta zorlanmamak için hafta içi günleri tercih edilebilir.
22. Università di Bologna – Avrupa’nın En Eski Üniversitesi

Università di Bologna
Bologna gezilecek yerler arasında hem kültürel hem de entelektüel bir durak arıyorsanız, Università di Bologna kesinlikle listenizde yer almalı. 1088 yılında kurulduğu kabul edilen bu köklü kurum, sadece Bologna’nın değil, tüm Avrupa’nın akademik tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır.
Kuruluş yılı konusundaki görüş birliğini sağlayan, İtalyan yazar ve akademisyen Giosuè Carducci liderliğindeki tarihçiler olmuştur. Bu nedenle Bologna Üniversitesi, gururla “Avrupa’nın en eski üniversitesi” unvanını taşır.
Üniversite ilk dönemlerinde dilbilgisi, mantık ve hitabet sanatı gibi klasik eğitim alanlarında dersler veriyordu. Ancak zamanla bilimden hukuka, tıptan müziğe kadar genişleyen bölümleriyle modern Avrupa üniversitelerinin temelini atan kurum haline geldi.
️ Bugün “Alma Mater Studiorum” unvanına sahip olan Bologna Üniversitesi; Rönesans’tan bugüne birçok önemli İtalyan akademisyenin, filozofun ve bilim insanının ders verdiği bir merkez olmayı sürdürüyor. Erasmus öğrencilerinin de gözdesi olan kampüs, dinamik ve çok kültürlü yapısıyla dikkat çekiyor.
♂️ Üniversitenin binaları şehir merkezine yayılmış durumda. Özellikle:
- Via Zamboni üzerindeki fakülteler
- Piazza Galvani’deki Archiginnasio binası (tarihi merkezi)
- Uluslararası hukuk, tıp ve mühendislik bölümlerine ait fakülteler
…ziyaretçilere hem akademik geçmiş hem de günümüz üniversite yaşantısı hakkında fikir veriyor.
- Konum: Çeşitli kampüs binaları şehir merkezine yayılmıştır; ana yapılar Piazza Galvani ve Via Zamboni çevresinde
- Giriş Ücreti: Genel kampüs ziyareti ücretsiz, bazı müze ve salonlar ücretli olabilir
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Akademik takvime göre değişiklik gösterebilir, dış mekânlar genellikle her saat gezilebilir
Ziyaretçi İpucu: Şehir merkezinde dolaşırken öğrenci kulüplerine, kafelere ve fakülte binalarına rastlayacaksınız. Öğrencilerle sohbet etmekten çekinmeyin; Bologna Üniversitesi’nde eğitim gören gençler genellikle çok dilli ve yardımseverdir. Ayrıca kampüsün belirli bölümlerinde açık kütüphaneler ve serbest çalışma alanları da bulunuyor — sessiz bir mola için ideal.
23. Torre Prendiparte – Orta Çağ’dan Günümüze Yükselen Nadir Bir Tanık

Torre Prendiparte
Bologna gezilecek yerler listenize hem tarihî hem de mimari açıdan sıra dışı bir yapı eklemek isterseniz, Torre Prendiparte kesinlikle keşfedilmeyi hak ediyor. Şehrin “Kuleler Kenti” olarak anıldığı Orta Çağ döneminden günümüze kadar ulaşabilmiş, en iyi korunmuş kulelerden biri olan bu yapı, sizi yüzyıllar öncesine ışınlıyor.
12. yüzyılda inşa edilen ve yaklaşık 59,5 metre yüksekliğe sahip olan Torre Prendiparte, adını bulunduğu meydandan alıyor. Bir zamanlar Bologna’nın zengin aileleri, statülerini kulelerinin yüksekliğiyle gösterirdi. Bugün ise bu kulelerin çoğu ya yıkılmış ya da yapıların içine gömülmüş durumda. Ancak Asinelli, Garisenda ve Prendiparte, hâlâ orijinal siluetleriyle ayakta.
Günümüzde kulenin üst katları, özel bir butik otel olarak hizmet veriyor. Ancak bu sizi yanıltmasın: Alt katları turistlerin ziyaretine açık ve dönemsel olarak rehberli turlar düzenleniyor. Tur sırasında kule içindeki eski zindan bölmeleri, tırmanma platformları ve çatı terası gezilebiliyor.
Özellikle alt katlardaki hücreler, kule geçmişte cezaevi olarak kullanıldığında mahkûmların tutulduğu bölümlerdi. Duvarlardaki yazıtlar ve izler, bu atmosferi birebir yaşamanıza olanak tanıyor.
Eğer kulenin zirvesine kadar çıkma şansı yakalarsanız, ödülünüz harika bir Bologna manzarası olacak. Şehrin kırmızı çatılı evleri, meydanları ve kuleleri buradan adeta bir minyatür gibi görünür.
- Konum: Piazza Prendiparte, Via Sant’Alò 7
- Giriş Ücreti: Rehberli tur veya özel randevu ile ziyaret edilebilir (ortalama 5–10 €)
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Sınırlı – yalnızca belirli günlerde açık; otelin web sitesinden rezervasyon yapılabilir
Ziyaretçi İpucu: Kulenin ziyarete açık olduğu günler sınırlı olduğundan önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Ayrıca fotoğrafçılıkla ilgileniyorsanız, çatı katı manzarası gün doğumu veya gün batımı saatlerinde olağanüstü kareler sunar. Rehberli tur alırsanız, kulede geçen tarihi olayları dinlemek deneyiminizi daha da derinleştirir.
24. Mercato La Piazzola – Bologna’nın Renkli ve Cıvıl Cıvıl Açık Hava Pazarı

Mercato La Piazzola
️Bologna gezilecek yerler listenize hem alışveriş yapmak hem de şehrin yerel havasını solumak için eğlenceli bir durak eklemek istiyorsanız, Mercato La Piazzola size göre. Şehir merkezinin kuzeyinde, ama hâlâ yürüyerek kolayca ulaşabileceğiniz bir noktada, Piazza dell’Otto Agosto meydanında kurulan bu açık hava pazarı, hem Bolognalılar hem de turistler için vazgeçilmez bir alışveriş deneyimi sunuyor.
️ Pazarda yaklaşık 400’den fazla tezgâh yer alıyor. Aradığınız neredeyse her şeyi bulabilirsiniz:
- Giyim ürünleri
- Ayakkabılar, çantalar
- Aksesuarlar
- El işi ürünler ve tekstil
- Hediyelik eşyalar, magnetler, dekoratif objeler
Atmosfer oldukça enerjik ve canlı. Pazar, özellikle hafta sonları, yerel halkın alışveriş için uğradığı, turistlerin ise hem fiyat hem çeşit açısından keyifli bir keşfe çıktığı hareketli bir alan hâline geliyor.
Fiyatlar mağazalara göre genellikle daha uygun, özellikle giyim ve tekstil ürünlerinde pazarlık etmek mümkün. Ancak hediyelik eşya ve magnet gibi turistik ürünlerde fiyatlar genellikle şehir merkezindeki dükkânlarla benzer seviyede. Yine de güleryüzlü bir pazarlıkla indirim almanız mümkün.
Tarihi olarak da bu pazar Bologna kültürünün bir parçası. Orta Çağ’dan bu yana şehir meydanlarında kurulan pazar geleneğinin modern bir yansıması olan La Piazzola, gezinizin daha yerel ve samimi bir yüzünü keşfetmenizi sağlar.
- Konum: Piazza dell’Otto Agosto, Şehir Merkezinin Kuzeyinde
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Cuma ve Cumartesi günleri 07.00 – 19.00
Ziyaretçi İpucu: Sabah erken saatlerde hem daha az kalabalık olur hem de ürün çeşitliliği daha fazladır. Yanınızda nakit para bulundurmayı unutmayın; her tezgâhta kart geçerli olmayabilir. Pazar alışverişinizin ardından hemen yanındaki Giardino della Montagnola parkında dinlenebilir veya atıştırmalık bir şeyler yiyebilirsiniz.
25. Museo per la Memoria di Ustica – Sessiz Tanıklarla Anlatılan Bir Trajedi ✈️

Museo per la Memoria di Ustica
Bologna gezilecek yerler listenizi tamamlayacak bu son durak, sizi derin bir sessizlik ve düşünceye davet ediyor: Museo per la Memoria di Ustica, yani Ustica Anı Müzesi. Bu müze, yalnızca bir trajediyi değil; bellek, adalet arayışı ve insan hayatının kırılganlığı üzerine güçlü bir mesaj taşıyor.
️ 27 Haziran 1980’de, Bologna’dan Palermo’ya gitmek üzere havalanan Douglas DC-9 tipi İtalya iç hatlar yolcu uçağı, Ustica Adası yakınlarında düşmüş ve uçakta bulunan 81 kişi hayatını kaybetmişti. Bu olay, İtalya tarihinin en tartışmalı ve karanlık uçak kazalarından biri olarak kabul ediliyor.
Resmî makamlar, kazanın uzun yıllar ardından 2013 yılında bomba patlaması nedeniyle meydana geldiğini açıkladı. Ancak olay hâlâ tartışmalı; kaza mı, sabotaj mı, yoksa örtbas edilmiş bir hava saldırısı mı olduğu konusunda farklı teoriler sürüyor. İşte bu belirsizlik ve adalet arayışı müzenin ruhunu oluşturuyor.
️ Müzede en dikkat çeken unsur, DC-9 uçağının orijinal enkaz parçalarının birleştirilerek oluşturduğu gerçek boyutlu gövde yapısı. Bu parçalar karanlık bir salonda sergileniyor ve mekânın atmosferi, ziyaretçiye olayın ciddiyetini derinlemesine hissettiriyor.
️ Müze içinde ayrıca:
- Kazada hayatını kaybeden 81 yolcunun fotoğrafları
- Yolcuların kişisel hikâyeleri
- Sesli ve görsel arşiv belgeleri
- Soruşturma sürecine dair belgeler ve mahkeme kararları
- Konuya özel çağdaş sanat yerleştirmeleri
…ziyaretçilere sunuluyor. Bu yönüyle müze sadece bir havacılık müzesi değil; aynı zamanda bir anı mekânı ve toplumsal hafıza alanı niteliği taşıyor.
- Konum: Via di Saliceto 3/22, Bologna
- Giriş Ücreti: Ücretsiz
- ⏰ Ziyaret Saatleri: Salı – Cuma 10.00 – 13.00 & 14.00 – 18.30 / Hafta sonu 10.00 – 18.30
Ziyaretçi İpucu: Fotoğraf çekimine izin veriliyor ancak içeride sessiz kalmak özellikle rica ediliyor. Müzeye gitmeden önce Ustica olayına dair kısa bir araştırma yaparsanız, içerideki anlatım çok daha anlamlı gelecektir. Havacılık meraklıları kadar, yakın tarih ve adalet temalı konulara ilgi duyan herkes için oldukça etkileyici bir deneyim.
Bologna’da Ne Yemeli?

Bologna’da Ne Yemeli?
Bologna gezilecek yerler kadar, yeme içme kültürüyle de unutulmaz bir şehir. İtalya’nın gastronomi başkentlerinden biri olarak görülen Bologna, “La Grassa” yani “Şişman Şehir” lakabını tesadüfen almamış. Zengin soslar, el yapımı makarnalar ve doyurucu atıştırmalıklarla dolu bu şehir, gurmelere adeta bir açık büfe sunuyor.
Aşağıda Bologna’da mutlaka tatmanız gereken geleneksel lezzetleri ve onlara dair önemli notları bulabilirsiniz:
Ragù alla Bolognese (Bolonez Sos)
Bolonez sosu duymayan yoktur ama Bologna’da bu sosun adı Ragù olarak geçer. Domates, kıyma, soğan, havuç ve kerevizle saatlerce pişirilen bu sos, genellikle makarnalarla servis edilir.
Not: Bolonez soslu yemek sipariş etmek istiyorsanız menüde “ragù” ibaresini arayın.
Tortellini in Brodo
Minik mantı benzeri hamurların, tavuk veya et suyunda servis edildiği geleneksel bir çorba. Tortellinilerin içi genellikle yumurta, parmesan, tavuk, dana ve domuz eti karışımıyla doldurulur.
⚠️ Domuz eti tüketmeyenler için uygun olmayabilir, sipariş vermeden önce içeriği sormakta fayda var.
Tortelloni
Tortellini’ye benzer ama daha büyük boyuttadır. Genellikle ricotta peyniri, ıspanak, balkabağı püresi veya başka sebzelerle doldurulur. Hafif ama doyurucu bir seçenek arayanlar için idealdir.
Tagliatelle al Ragù
Bologna’da spaghetti neredeyse hiç tercih edilmez. Uzun ve geniş şeritlerden oluşan Tagliatelle, ragù sosla servis edilir ve bu ikili adeta şehrin imzası gibidir.
Ayrıca mantarlı, jambonlu ya da krema soslu versiyonlarını da bulabilirsiniz.
Mortadella
İnce dilimlenmiş, baharatlı ve yumuşak dokulu bu et ürünü, Bologna’nın en ünlü şarküteri lezzetlerinden biridir. Sandviçlerde ya da antipasti tabaklarında sıkça karşınıza çıkar.
⚠️ Domuz etinden yapıldığı için bazı ziyaretçiler için uygun olmayabilir.
Crescentina (ya da Gnocco Fritto)
Dışı çıtır, içi yumuşak bir ekmek türüdür. Sıcak olarak servis edilir ve genellikle mortadella, prosciutto (İtalyan jambonu) veya çeşitli peynirlerle doldurulur.
Sokak lezzeti arayanlar için birebir! Bologna’da hızlı ama doyurucu bir atıştırmalık isterseniz gözünüz bu ürünü arasın.
Ziyaretçi İpuçları:
- Yerel bir Trattoria ya da Osteria tercih edin. Turistik restoranlardan çok daha otantik ve uygun fiyatlıdır.
- Akşam yemekleri genellikle 19.30’dan sonra başlar. Erken gitmek isterseniz bazı mekanlar kapalı olabilir.
- Menüdeki yemekleri sipariş ederken içeriği sormaktan çekinmeyin; özellikle et türü konusunda bilgi alın.
- Parmesan (Parmigiano Reggiano) neredeyse her yemekte kullanılır. Denemek için en taze yerlerden biri Bologna’dır.